Bolu Müzesi, Bolu Merkez’de Stadyum Caddesi üzerinde bir tepede Kültür Sitesi’nin bir bölümünde bulunmaktadır. Kataloğunda verilen bilgilere göre çoğu sikke 17 binden fazla eser mevcuttur. Broşüründeki bilgilere göre; çalışmalarına 1975’te başlanan müze 1981’de ziyarete açılmıştır. 1999 depreminde hasar gördüğü için bir süre kapalı kalmıştır. Kültür Sitesi’nin yenilenmesinden sonra 2006 yılında tekrar ziyarete açılmıştır. İki katlı olan müzenin giriş katında arkeolojik eserler bölümü, ikinci katında ise etnografya bölümü bulunmaktadır. Aslında düzenlemesi Türkiye’deki şehir müzelerinin düzenidir denilebilir. Daha önce çeşitli vesilelerle ziyaret imkânı bulduğum Edirne ve Bartın Amasra Müzeleri de aynı şekilde Arkeoloji ve Etnografya olmak üzere iki bölümden oluşmakta idi. Arkeoloji Bölümü Bu bölümde M.Ö. 8000 yılı(Neolistik dönem)den roma ve Bizans dönemlerine kadar olan eserler sergilenmektedir. Bu eserler arasında bulunan ve M.Ö. II. bine tarihlenen Seben - Korucuk Köyü buluntuları; M.Ö. I. bine ait Değirmenözü Köyü eserleri; Hellenistik döneme ait Göynük – Susuzkınık Köyü buluntuları; Seben – Çeltikdere Köyünde ele geçirilen sağlık tanrısı Asklepios, kızı Hygeia ve yardımcısı Telesphoros Heykelcikleri ile Bolu İli – Merkez İlçede açığa çıkarılan Roma dönemine ait Herakles Heykeli, Kadın Başı, Hermes Büstü, Nymphe Heykeli ve Gladyatör Mezar Steli Bolu arkeolojisi bakımından büyük öneme sahip eserlerdir. Claudiopolis ( Bolu ) antik kenti nekropolünde (mezarlık alanı ) yapılan kurtarma kazısında açığa çıkarılan Roma dönemine ait bir tuğla mezar örneği de iskelet ve mezar hediyeleri ile birlikte arkeoloji salonunda sergilenen eserler arasında yer almaktadır. Sikke Bölümü Müzenin en çok esere sahip olan bu bölümü defineciliğin yaygın olduğu bölgede daha çok kazı yapanlardan ele geçirilen eserlerden oluşmaktadır. Sikke bölümü İslam öncesi ve sonrası olarak ikiye ayrılmıştır. Etnoğrafya Bölümü Bu bölümde yakın tarihte kullanılan eşya ve kıyafetler sergilenmektedir. Bolu evi mutfak ve oturma odası olarak düzenlenmiş bir bölüm ve mankenlerle Bolu’ya ait bir kına gecesini canlandıran bir bölüm de mevcuttur. Burada en çok dikkatimi çeken bölümler silah vitrini ve hanımların yaptığı iğne oyalarının sergilendiği vitrin oldu.
